İshak Paşa Sarayı; Ağrı’nın göğsünde büyüttüğü en güzel şiir belki de. Bu muazzam kale, 99 yılda tamamlanabilmiş. Belki bu uzun süre, mimarisiyle göz dolduran kalenin bu muaazzam halini almasını sağlamış.
Sırtını Ağrı Dağına yaslayan Saray, Doğubeyazıt’ın 7 km doğusunda yer alıyor. Saray, savunma amacıyla yapılmış, bu yüzden ovaya hakim bir konumda inşaa edilmiş. Bir sarayın sahip olması gereken her şey mevcut. Külliye niteliği taşıdığı için; harem, hamam, aşevi, mahkeme salonu, eğlence yerleri, camii, erzak depose, cezaevi, cephanelik gibi bölümler de bulunuyor.
Saray iki avludan ve içindeki yapılardan oluşuyor. Özellikle ikinci avludaki eserler ayakta kalabilmiş. 366 odası olan sarayın tamamı, kalorifer sistemine benzer özellikler taşıyan bir ısıtma sistemiyle ısıtılmıştır. Bu yönüyle dünyanın ilk kalorifer sistemi taşıyan yapısı olarak düşünülmektedir. Ayrıca her odada bulunan ocaklarla ısıtma sistemi desteklenmiştir.
Lale Devri Döneminde yapılan Saray, Osmanlı’nın ihtişamını yansıtan son eserlerden. Hatta Osmanlı, Topkapı Sarayından sonra en güzel eserini Ağrı’ya yapmış.
Selçuklu mimarisinden izler taşıyan saray, Avrupa Sanatının Barok üslubunu da barındırmaktadır. Sanat tarihçilerinin gözdesi durumundaki saray, yakın zamanda restorasyon geçirerek yenilenmiştir.
Çolak Abdi Paşa, İshak Paşa ve yakınlarının yattığı kümbet şeklindeki türbe, Selçuklu Mimarisi özelliklerini taşımaktadır. Sekizgen yapılı ve kesme taştan türbe, geometrik şekillerle süslenmiştir.
Sarayın en dikkat çekici tarafı süslemeleridir. Duvarlar Türk hat sanatı örnekleri, sülüsle yazılan ayet ve beyitler, taşa oyulan bitki ve hayvan motifleri ve inanılmaz güzellikteki şekillerle, Lale Devrinde yaşanan edebiyat ve sanattaki gelişme adeta taşlara nakşedilmiştir. Taşa oyulan süslemeler o kadar etkileyicidir ki şiir, sadece kelimelerle yazılmazmış düşüncesini taşımaya yöneltir.
Selçuklu mimarisinden izler taşıyan saray İshak Paşa Sarayı
YanıtlaSilSarayın en dikkat çekici tarafı süslemeleridir. Duvarlar Türk hat sanatı örnekleri, sülüsle yazılan ayet ve beyitler, taşa oyulan bitki ve hayvan motifleri ve inanılmaz güzellikteki şekillerle, Lale Devrinde yaşanan edebiyat ve sanattaki gelişme adeta taşlara nakşedilmiştir. Taşa oyulan süslemeler o kadar etkileyicidir ki şiir, sadece kelimelerle yazılmazmış düşüncesini taşımaya yöneltir.
www.tolum.site
çok güzel yazı teşekkür ederim. M.ERDO
YanıtlaSilTarihte yapılan yapılara baktığımda çok güzel mimariye sahip bir çogu hala hayatta. Bukadar güzel örnek yapılar varken günümüzdeki betonlaşmaya nasıl geçiş sağlandık hayret ediyorum.
YanıtlaSilMuazzam bir güzellik... görev yaptığım zamanlarda sıklıkla ziyaret ederdim... tadilattan sonraki son halini görememiştim. fotolar sayesinde görmüş oldum.
YanıtlaSilİshak Paşa Sarayı; Ağrı’nın göğsünde büyüttüğü en güzel şiir belki de. Bu muazzam kale, 99 yılda tamamlanabilmiş. Belki bu uzun süre, mimarisiyle göz dolduran kalenin bu muaazzam halini almasını sağlamış.
YanıtlaSilGörmeyi ne çok isteedim ama kısmet olmadı; bu güzelliği ilk fırsatta gezeceim.